-
Cilt: 11, Sayı: 2, Yıl: Aralık 2009
TEKSTİL ÜRÜNLERİ İHRACATINDA STRATEJİK DIŞ TİCARET YAKLAŞIMI: TÜRKİYE VE ÇİN ÜZERİNE BİR UYGULAMA
- Bu çalışmanın amacı, Türkiye ve Çin için tekstil ürünleri sektöründe Stratejik Dış Ticaret yaklaşımının uygulanabilme durumunun belirlenmesidir. Çalışmada 1996-2007 yılları arasını kapsayan Türkiye ve Çin’e ait tekstil ürünleri ihracat rakamları, bu ülkelerin toplam mal ihracatı rakamları ve dünyanın yapmış olduğu tekstil ürünleri ihracat rakamları ile dünyanın toplam mal ihracatı rakamları kullanılmıştır. Bu verilerden hareketle Türkiye ve Çin için tekstil endüstrisindeki tekstil ürünleri alt sektörüne ait, Balassa’nın Açıklanmış Karşılaştırmalı Üstünlükler İndeksi hesaplanarak söz konusu sektörün rekabet gücü belirlenmeye çalışılmıştır. Balassa indeksinin sonuçlarına göre Türkiye tekstil ürünleri ihracat performansı ile Çin’in en büyük rakibi konumundadır.
[ PDF DOSYASI ]
ÇIKTIYA (GSMH) PARA ARZINDAKİ BÜYÜMENİN, FAİZ ORANI OYNAKLIĞI VE DÖVİZ KURU OYNAKLIĞININ ETKİLERİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ
- Bir ülkenin GSMH’sını artırmak bütün ülkelerin en fazla enerji harcadıkları konuların başında gelmektedir. Özellikle kısa dönemde para piyasalarındaki belirsizlikler üretim miktarını etkilemektedir. Kısa süreli de olsa para piyasalarının değişimi reel piyasalarda güveni ortadan kaldırmakta ve belirsizliğin baskın olduğu bir ortam yaratmaktadır. Dışa açılma sürecinin hızla yaygınlaştığı günümüz dünya ekonomisinde dış ekonomilerden kaynaklanan güven sarsıcı gelişmeleri de dikkate aldığımızda üretimin artması ve üretim artışının istikrarlı bir şekilde devam etmesi çok daha güç hale gelmektedir. Bu nedenle iç dengeyi sağlayıcı para piyasaları değişkenlerinin yanında, dış dünyayı en iyi şekilde yansıtan döviz kuru değişkeni de analize alınmıştır. Yeni geliştirilen yöntemlerden biri olan SWARCH yöntemiyle de faiz ve döviz kuru oynaklıkları belirlenerek, imalat endeksi ve para arzı modele dahil edilerek regresyon denklemi elde edilmiştir. Sonuç Türkiye’de imalat sektörünü faiz oynaklığından çok döviz kuru oynaklığının etkilediği yönündedir.
[ PDF DOSYASI ]
5838 SAYILI KANUN ÇERÇEVESİNDE ÇEK REESKONTLARININ VERGİ MATRAHI ÜZERİNE ETKİSİ
- Bu çalışmanın amacı yapılan yasal düzenlemeler sonucu çeklerin muhasebe ve vergi teorisi açısından incelenerek, reeskonta tabi olması durumunda işletme dönem kârı üzerindeki etkisini göstermektir. Çalışma sonucunda vadeli çeklerin senetler gibi değerlendirilmesi durumunda reeskonta tabi tutulması gerektiği, bu durumda da söz konusu işlem nedeniyle dönem kârının etkileneceği (alınan çeklerin fazlalığı halinde dönemin reeskont faiz gideri artacak, verilen çeklerin fazlalığı halinde ise döneme ait reeskont faiz gelirleri artacaktır) tespit edilmiştir.
[ PDF DOSYASI ]
HASTANE İŞLETMESİNDE FAALİYET TABANLI MALİYETLEME UYGULAMASI
- Günümüzde sağlık sektöründe hizmet veren işletmeler, rekabetçi pazarlarda devamlılıklarını sürdürebilmek için, maliyetlerin daha iyi ölçülmesi ve yönetilmesi konusunda büyük çaba içerisine girmişlerdir. Ekonomik ve teknolojik alanlarda yaşanan hızlı gelişmeler, üretim teknolojilerindeki değişimle birlikte yeni üretim sistemlerinin gelişmesine yol açmıştır. Geleneksel maliyetleme tekniklerinin yeni üretim sistemlerine uyum sağlayamadığı ve yetersiz kaldığı tartışılmaktadır. İşte bu sebeple hastane işletmeleri, gelecekle ile ilgili stratejik kararların alınmasında anlamlı finansal bilgilere ihtiyaç duymaktadır. İşletmeler de pazar paylarını muhafaza etmek, pazar paylarını artırmak ya da maliyetlerini kontrol etmek için yeni maliyet muhasebesi teknikleri konusunda arayış içerisine girmişlerdir. Faaliyet tabanlı maliyetleme sistemi de işletmelerin yukarıda belirtilen ihtiyaçlarına cevap vermek ve işletme içerisindeki farklı maliyet unsurlarını değerlendirebilmek üzere geliştirilmiştir.
[ PDF DOSYASI ]
İKİ AŞAMALI STRATEJİK TEDARİKÇİ SEÇİMİNİN BULANIK TOPSIS YÖNTEMİ İLE ANALİZİ
- İşletmeler açısından tedarikçi seçiminin uzun süreli işbirliği içinde olması son derece önemli bir karardır. Günümüz rekabet ortamında bu kararın verilmesi işletmede karar sahibi olan kişilerin grupça değerlendirmesi bakımından önem arz etmektedir. Bu nedenle bu çalışmada çok kriterli karar verme yöntemlerinden biri olan bulanık TOPSIS (Technique for Order Preference by Similarity to Ideal Solutions) yöntemi uygulanmıştır. Bu amaçla Türkiye’de faaliyet gösteren bir mobilya fabrikasının mevcut tedarikçilerinin değerlendirmesi yapılarak, hangi tedarikçileri ile işbirliği içinde olacağı bulanık TOPSIS yöntemi kullanılarak belirlenmiştir. Elde edilen sonuçlar doğrultusunda işletmenin belirlediği üç tedarikçisinin yakınlık indeksi bakımından sırası tedarikçi 1, tedarikçi 3 ve tedarikçi 2 şeklinde olduğu analizler sonucunda tespit edilmiştir.
[ PDF DOSYASI ]
KENT MARKASI VE MARKA İMAJININ ÖLÇÜMÜ: AFYONKARAHİSAR KENTİ İMAJI ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA
- Bu çalışmada bir kentin marka olmasının gerekleri ve boyutları ile bir kent markasının imajı ele alınmıştır. Bir kentin imajını oluşturan unsurlar aynı zamanda o kent markasının nasıl algılandığını belirleyen unsurlardır. Bu amaçla Afyon kentinin fiziksel, soyut ve kent halkına ilişkin imaj unsurlarına ilişkin algı ölçülmüştür. Afyonlu olmayan ve bu kentte yaşamayan 1072 kişi ile yüz yüze anket yöntemi ile veri toplanmıştır. Elde edilen sonuçlara göre Afyon kentinin marka olmaya en yakın kentsel ürünleri, kaymak, sucuk, şekerleme, termal ve tarihi kalesi olarak tespit edilmiştir. Ayrıca kentin marka olmak için sahip olduğu avantajlar sıralanmıştır.
[ PDF DOSYASI ]
ÖRGÜTSEL VATANDAŞLIK DAVRANIŞI VE BİLGİ PAYLAŞIMI ARASINDAKİ İLİŞKİYE YÖNELİK BİR ARAŞTIRMA
- Bu çalışmanın amacı, örgütsel vatandaşlık davranışı ve bilgi paylaşımı arasındaki ilişkinin açıklanmasıdır. Bu kapsamda öncelikle literatür taraması yapılmış ve örgütsel vatandaşlık davranışı ile bilgi paylaşımı arasındaki ilişki belirlenmeye çalışılmıştır. Bu amaçla geliştirilen hipotezler Kütahya Defterdarlığı’nda farklı görev düzeylerinde çalışan 167 kişiyi kapsayan bir anketle test edilerek, elde edilen veriler değerlendirilmiş, örgütsel vatandaşlık davranışı boyutları ile bilgi paylaşımı boyutları arasındaki ilişkiler belirlenerek bu doğrultuda çalışmanın hipotezleri test edilerek yorumlanmaya çalışılmıştır. Araştırma sonucunda örgütsel vatandaşlık davranışının belirlenen boyutları ile bilgi paylaşımı arasında pozitif bir ilişki olduğu ortaya çıkmıştır.
[ PDF DOSYASI ]
KAMU DENETİMİNDE ETKİNLİK ARACI OLARAK “OMBUDSMAN” VE AB SÜRECİNDE KKTC’DEKİ UYGULAMAYA KARŞILAŞTIRMALI BİR BAKIŞ
- Diğer denetim ve yargı kurumları yanında vatandaşları idarenin özellikle kötü yönetimi karşısında koruyan Ombudsman, Avrupa Birliği’nde (AB) olduğu gibi KKTC’de de bulunmaktadır. Ancak, özellikle AB Ombudsmanı ile karşılaştırıldığında KKTC’deki Ombudsmanın toplum tarafından güvenilmeyen düşük etkinliğe sahip olduğu ortaya çıkmaktadır. KKTC Ombudsmanının etkinliğini düşüren ve yasal-kurumsal düzenleme gerektiren temel etmenler Ombudsmanın atanma şekli ve bağımsızlığı, yetersiz düzeyde olan toplumsal farkındalik, yetki alan ve kapsamının sınırlandırılması, Ombudsmanın bağımsızlığı ve hesapverebilirliği arasındaki dengenin kurulmaması ve basınla kurumsal ve yasal eşgüdümün sağlanamamasıdır.
[ PDF DOSYASI ]
SERMAYE PİYASALARINDA BULAŞICI VE REKABETÇİ ETKİ:İMKB BANKACILIK SEKTÖRÜNDE BİR UYGULAMA
- Bu çalışmanın amacı, Türkiye’de Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na devredilen bankaların, İMKB bankacılık sektörü üzerinde bulaşıcı ve/veya rekabetçi etkiye sahip olup olmadığını araştırmaktır. 1 Ocak 1997 – 31 Aralık 2002 tarihleri arasındaki 6 yıllık süreçte, 11 farklı tarihte 20 banka TMSF’na devredilmiştir. Fon’a devir tarihleri dikkate alınarak İMKB’de bankacılık sektöründe işlem gören hisse senetlerinin anormal getirileri hesaplanmıştır. Fon’a devir tarihlerinde bankacılık sektörü hisse senedi getirileri üzerinde rekabetçi etki tespit edilse de, devir tarihini çevreleyen işlem günleri dikkate alındığında bu etkinin kaybolduğu görülmüştür. Aynı zamanda Fon’a toplu ve bireysel devirlerin etkisi de araştırılmış ve Fon’a toplu devirlerin, daha çok küçük bankalar üzerinde rekabetçi etki oluşturduğu tespit edilmiştir.
[ PDF DOSYASI ]
YÖNETİCİLERİN YÖNETSEL YETKİNLİK ALGILAMALARINA İLİŞKİN BİR ARAŞTIRMA
- Rekabetin yüksek olması, müşteri beklentilerinde yaşanan değişimler, teknolojik değişimlerin çok hızlı yaşanması organizasyonların verimliliklerini ve performanslarını yükseltmelerinde etkinlik sağlayan yetkinlik temelli uygulamalara yönelmelerine sebep olmaktadır. Bu bağlamda organizasyonlar için yöneticilerinin sahip oldukları yetkinlikler daha özel bir öneme sahiptir. Bu çalışmada yöneticilerin yönetim düzeyleri açısından yönetsel yetkinliklere yönelik algılamaları çeşitli illerde, çeşitli düzeylerde ve çeşitli sektörlerde çalışan yöneticiler üzerinde araştırılmıştır. Araştırmada, farklı yönetim düzeylerinde farklı yönetsel yetkinliklerin bulunduğuna yönelik algılamalar tespit edilmiştir.
[ PDF DOSYASI ]
COĞRAFİ VE KENT BİLGİ SİSTEMİ UYGULAMALARI VE AFYONKARAHİSAR İLİ ÖRNEĞİ
- Coğrafi Bilgi Sistemleri ve onun kent bazına indirgenmiş şekli olan Kent Bilgi Sistemleri, bilgi teknolojisinin bir ürünü olarak, kent yönetimleri için hızlı kentleşmenin doğurduğu artan ve karmaşıklaşan sorunların çözümü bakımından büyük olanaklar sunmaktadır. Bu çalışmada coğrafi bilgi ve kent bilgi sistemleri hakkında tanıtıcı bilgiler verildikten sonra, sistemlerin kent yönetimleri açısından önemi ve yararları ile hazırlık ve uygulama süreçlerinde karşılaşılan sorunlar üzerinde durulmaktadır. Coğrafi ve kent bilgi sistemi uygulamaları ve Afyonkarahisar ili bütününde bu kapsamda yürütülen faaliyetler, çalışmanın bir diğer bölümünü oluşturmaktadır. Kentsel politikaların belirlenme ve uygulanma süreçlerinde bilgi sistemlerinden azami ölçüde yararlanması gerektiği halde, özellikle yerel yönetimlerin Afyonkarahisar ili örneğinde bu konuda yeterli gelişmeyi sağlayamadığı gözlenmektedir.
[ PDF DOSYASI ]